PARATİROİD HORMON YÜKSEKLİĞİ
PARATİROİD HORMON YÜKSEKLİĞİ
Paratiroid hormonun (PTH) bir veya daha fazla paratiroid bezinden aşırı salgılanmasıyla paratiroid hormon fazlalığı oluşur ve buna tıp dilinde ‘’primer hiperparatiroidi’’ denir. Kanda kalsiyum yüksekliğinin en önemli nedeni paratiroid hormon fazlalığıdır. Her yaşta görülürse de, 50 yaş üzerinde daha çok görülür. Kadınlarda menopoz döneminde biraz daha fazla görülmektedir (3/1 oranında). Paratiroid hormonunun fazla salgılanmasının en sık nedeni (% 85) paratiroid bezlerinden birinde bir tümör oluşmasıdır ve buna tıp dilinde ‘’adenom’’ denir. Bazan paratiroid bezlerinin büyümesi (% 12-15) veya çok nadir olarak paratiroid bezi kanseri ( % 1-2) paratiroid hormon fazlalığına neden olabilir.
Klinik Bulgular Günümüzde teşhis gelişen laboratuar teknikleri sayesinde yaklaşık % 50 hastada hiç bir şikayet yok iken rastlantısal olarak konabilmektedir. Şikayeti olan hastalarda ise Yorgunluk Eklem ağrıları Halsizlik İştah kaybı Hafif depresyon Konsantre olamama görülebilir.
Böbrekte taş oluşmasının önemli bir nedeni paratiroid hormon yüksekliğidir. Böbrek taşları bu hastaların % 20-25’inde görülür. İdrarla kalsiyum atılımı artar yani günde idrarla atılan kalsiyum miktarı 300 mg’dan fazladır.
Paratiroid hormon fazlalığında kemik kistleri ve kahverengi (Brown) tümörler seyrek olarak (%1) görülmektedir. Kemiklerde gelişen kalsiyum azlığına bağlı olarak ön kol, kalça ve omurgada kemik kırıklarının sıklığında artış olur. Hafif kemik erimesi (osteopeni) en sık görülen kemik bulgusudur (%30). Bu hastalarda ayrıca eklem ağrıları, gözde konjunktivada kalsiyum birikmesi, keratopati ve tansiyon yükselmesi (% 30-50 hastada) görülebilir. Kanda kalsiyumun yüksek olması nedeniyle de bu hastalarda şu şikayetler olabilir:
İştah kaybı Bulantı Kabızlık Aşırı susama Sık idrara gitme
Bu hastalarda kalsiyum yüksekliğine bağlı olarak böbrek fonksiyonlarında bozulma, romatizmal şikayetler, kanda fosfor düşüklüğü, kanda mağnezyumda hafif artış olabilir.
endokrin uzmanına başvurmak gerekir
Paratiroid bezleri tiroid bezinin arkasında ve yapışık olarak bulunur ve 4 adettir. İki tanesi yukarıda iki tanesi aşağıdadır. Bir paratiroid bezinin ağırlığı en fazla 70 mg kadardır ve boyutu 6x5x2 mm kadar, yani oldukça küçüktür.
Paratiroid bezinden paratiroid hormonu salgılanır. Paratiroid hormonu kandaki kalsiyum düzeyine göre salgılanır. Kanda kalsiyum düşük ise paratiroid hormonu salgılanır ve bu hormon böbrek ve kemiklere direkt olarak etki ederek ve bağırsaklara dolaylı yoldan etki ederek kan kalsiyumunu yükseltir. Kanda kalsiyum yüksek ise paratiroid hormonu az salgılanır.
Kanda kalsiyum ayarlanmasında böbreğin de önemli rolü vardır. Paratiroid hormonu böbrekte D vitamininin aktif hale gelmesine (1, 25 (OH)2D3) katkıda bulunur. Böbrekten süzülen kalsiyumun geri alınmasında paratiroid hormonunun etkisi vardır.
Paratiroid hormonu kemiklere etki ederek kemiklerden kalsiyum ve fosforun ayrılmasını sağlar. Paratiroid hormonu ayrıca D vitamini yoluyla barsaklardan kalsiyum emilimini de artırır. Paratiroid hormonu böbreklerden kalsiyum emilimini artırırken idrarla fosfat atılımını artırır.
Kalsiyumun vücutta, yani kanda, bir dengede tutulmasında iskelet, bağırsaklar, böbrek, paratiroid hormonu ve D vitamininin önemli rolü vardır. Normal erişkin bir kişide diyetle alınan günlük kalsiyum miktarı 1000 mg kadardır. Böbreklerden her gün 10 gram kalsiyum geçer ve bunun 100- 300 mg kadarı idrarla atılır. Kalsiyum esas olarak iskelet kemiklerinde depo edilir ve iskeletimizde yaklaşık 1000 gram kalsiyum bulunur.
B) PARATHORMON FAZLALIĞI (PRİMER HİPERPARATİROİDİZM)
Paratiroid hormonun (PTH) bir veya daha fazla paratiroid bezinden aşırı salgılanmasıyla paratiroid hormon fazlalığı oluşur ve buna tıp dilinde ‘’primer hiperparatiroidi’’ denir. Kanda kalsiyum yüksekliğinin en önemli nedeni paratiroid hormon fazlalığıdır.
Her yaşta görülürse de, 50 yaş üzerinde daha çok görülür. Kadınlarda menopoz döneminde biraz daha fazla görülmektedir (3/1 oranında).
Paratiroid hormonunun fazla salgılanmasının en sık nedeni (% 85) paratiroid bezlerinden birinde bir tümör oluşmasıdır ve buna tıp dilinde ‘’adenom’’ denir. Bazan paratiroid bezlerinin büyümesi (% 12-15) veya çok nadir olarak paratiroid bezi kanseri ( % 1-2) paratiroid hormon fazlalığına neden olabilir.
Klinik Bulgular
Günümüzde teşhis gelişen laboratuar teknikleri sayesinde yaklaşık % 50 hastada hiç bir şikayet yok iken rastlantısal olarak konabilmektedir. Şikayeti olan hastalarda ise
Yorgunluk
Eklem ağrıları
Halsizlik
İştah kaybı
Hafif depresyon
Konsantre olamama görülebilir.
Böbrekte taş oluşmasının önemli bir nedeni paratiroid hormon yüksekliğidir. Böbrek taşları bu hastaların % 20-25’inde görülür. İdrarla kalsiyum atılımı artar yani günde idrarla atılan kalsiyum miktarı 300 mg’dan fazladır.
Paratiroid hormon fazlalığında kemik kistleri ve kahverengi (Brown) tümörler seyrek olarak (%1) görülmektedir. Kemiklerde gelişen kalsiyum azlığına bağlı olarak ön kol, kalça ve omurgada kemik kırıklarının sıklığında artış olur. Hafif kemik erimesi (osteopeni) en sık görülen kemik bulgusudur (%30).
Bu hastalarda ayrıca eklem ağrıları, gözde konjunktivada kalsiyum birikmesi, keratopati ve tansiyon yükselmesi (% 30-50 hastada) görülebilir.
Kanda kalsiyumun yüksek olması nedeniyle de bu hastalarda şu şikayetler olabilir:
İştah kaybı
Bulantı
Kabızlık
Aşırı susama
Sık idrara gitme
Bu hastalarda kalsiyum yüksekliğine bağlı olarak böbrek fonksiyonlarında bozulma, romatizmal şikayetler, kanda fosfor düşüklüğü, kanda mağnezyumda hafif artış olabilir.
Tanı
Teşhis için kanda kalsiyum ve paratiroid hormon düzeylerine bakılır. Primer hiperparatiroidide hem paratiroid hormonu hem de kan kalsiyumu kanda yüksek olarak bulunur.
Paratiroid hormon yüksekliğinin tipik bulgusu serum kalsiyumunun yüksek olmasıdır. Vitamin D eksikliğine bağlı osteomalasi hastalığı (kemik hastalığı) varlığında kalsiyum yükselmesi olmayabilir. Bu hastalara D vitamini verildiğinde kan kalsiyumu artar.
Bazen kan kalsiyumu yükselmeden sadece paratiroid hormon yüksekliği görülebilir.
Paratiroid bezi ultrasonografisi ile % 80’e varan oranda büyümüş paratiroid bezi tespit edilebilir. Bilgisayarlı tomografi ve manyetik rezonans görüntülemede de benzer oranlar verilmektedir.
99mTc-sestamibi ile yapılan paratiroid sintigrafisinin duyarlılığı % 50-80 olup, özellikle gögüs kemiği arakasına yerleşimli paratiroid dokusu tespitinde çok yararlı bir yöntemdir. Sintigrafik veri, ultrasonografi ile birlikte değerlendirildiğinde tanı doğruluğu daha güvenilir olmaktadır.
Tedavi
Orta dereceli kalsiyum yüksekliği böbrek fonksiyonlarının bozulmasına neden olurken, ciddi kalsiyum yüksekliği hayatı tehdit eden bir durumdur.
Ancak birçok hastada herhangi bir şikayet yoktur ve kan kalsiyum düzeyi 11,5 mg/dl’den daha azdır.
Ameliyat yapılmayan hastalarda (bunlarda şikayet yok ve kan kalsiyumu hafif yüksektir) kan kalsiyumu 6 ayda bir ölçülür ve böbrek fonksiyonları değerlendirilir. Bu hastalarda ayrıca yılda bir kemik dansitesi ölçülür.
Bu hastalara lityum ilacı ve tiazid diüretik ilaçları almamaları önerilir. Bu ilaçlar kan kalsiyumunu artırır. Ayrıca çok su içmeleri (günde en az 6-8 bardak su), hareketli olmaları, kalsiyumdan yüksek diyet yapmamaları önerilir. Kalsiyum günde 1000 mg alınmalı ve vitamin D günde 400-600 IU alınmalıdır.
İlaç tedavisi olarak normal kalsiyumlu diyet alırken, bol sıvı alınmalı ve hareket artırılmalıdır. İlaç olarak kemik erimesi olanlarda bifosfonat denilen ilaçlar verilebildiği gibi kalsimimetik denen ilaçlar da verilebilir. Ancak bunların hiçbirisi henüz paratiroid ameliyatının yerini almış değildir ve kan kalsiyumunu normale getirmez.
Şikayeti olan hastalarda paratiroid bezi ameliyatı yapılır.
Şikayeti olmayan hastalarda aşağıdaki durumlar varsa ameliyat yapmak gerekebilir :
1. Kan kalsiyum değeri normal laboratuar üst sınırından 1mg/dl (0,25 mmol/L) fazla ise
2. Yirmidört saatlik idrar kalsiyum atılımı 400 mg/gün ‘den fazla ise
3. Kreatinin klirensinin, uygun yaş ve cins normal değerine göre, % 30 ve üzerinde azalması
4. Kemik yoğunluğunun önkol (Ulna) 1/3 distal ucu, omurga veya kalça, kemik mineral yoğunluğu ölçümlerinde t skoru’nun -2,5 SD’den fazla olması
5. Hastanın 50 yaşından küçük olması
6. Tıbbi olarak takip edilemeyecek hastalar
Ameliyatta boyun açılarak dört bez de görülür, adenom (tümör) varsa çıkartılır. Hiperplazi (bezde büyüme) varsa üç bez tamamen, dördüncü bezin de yarısı çıkartılır. Ancak bu prosedürde nüks riski yüksektir, bu nedenle kalan yarım paratiroid dokusu kolay müdahale edilebilir olması nedeniyle önkola, kas içine implante edilir.
|